Erkin KorayErkin Koray,
Türk rock müziğinin öncülerindendir (doğumu:
1941).
Türk müzik tarihinin en önemli kişiliklerinden biridir.
Arabesk'den
hard rock'a kadar geniş bir yelpazede özgün eserler vermiş olmakla birlikte
rock müzisyeni kimliği daha belirgindir.
Türk rock müziğinin babası olarak da tanımlanmaktadır.
Özgün çalışmaları, doğu ve batı müziklerinin nasıl sentezlenebileceği konusunda birçok müzisyene yol göstermiştir.
Cemalim,
Köprüden Geçti Gelin gibi çalışmaları ile Türk halk müziği,
Nihansın Dideden,
Kıskanırım gibi parçalar ile Türk sanat müziği eserlerini yorumlayarak
Türk Rock müzik tarzının en önemli öncülerinden biri olmuştur.
Şaşkın (Ala Ain Moulayiteen) (Dabke),
Estarabim,
Çöpçüler,
Fesuphanallah gibi geniş kitlelerin beğenisini kazanan
Arabesk-rock parçaların yanında,
Mesafeler,
Yağmur gibi
psychedelic rock'a uzanan ve
Krallar gibi
metal müzik olarak nitelendirilebilen birçok önemli çalışmaya imza atmıştır. 1960´larin sonuna dogru, bağlamanın sesini müzik yapilan mekânlarda daha çok duyurmak ve rock müziğinde de kullanabilmek için elektro bağlamayı icat etti.
Hayatı 24 Haziran 1941 tarihinde
İstanbul'da doğdu. Küçük yaşlarda,
piyano öğretmeni olan annesi
Vecihek Koray'dan piyano öğrendi, daha sonra gitar çalmaya başladı.
İstanbul Alman Lisesi'nde eğitim gördüğü 50'li yılların ikinci yarısında , arkadaşları ile kurduğu amatör toplulukta dönemin güncel parçalarını çalmaya başladı. Lise eğitiminin ardından 60'lı yılların başına dek çalışmalarını yarı amatör yarı profesyonel olarak sürdürdü.
1959 yılında ilk grubu
Erkin Koray Ve Ritimcileri'ni kurdu.
1962 yılında çeşitli müzikli mekanlarda programlar yaptığı sıralarda aldığı bir teklif ile bir yüzünde
Bir Eylül Akşamı, diğer yüzünde
It's So Long adlı
İngilizce parça bulunan ilk 45'liğini yaptı. Erkin Koray
1963-
1965 yılları arasında çeşitli orduevi ve askeri gazinolarında gitar çalarak askerlik hizmetini yaptı.
Terhisi sonrasında bir süre Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde dolaşan Erkin Koray Türkiye'ye dönüşünden sonra
1966 yılında,
Hürriyet Gazetesi tarafından yapılan
Altın Mikrofon yarışmasına katıldı. Bu yarışmadan umduğu sonucu alamayınca çeşitli müzikli mekanlarda çalışmaya devam etti.
1967 yılında
Erkin Koray Dörtlüsü adlı grubu kurdu. Aynı yıl basılan, bir yüzünde
Kızları da Alın Askere, diğer yüzünde
Aşk Oyunu adlı parçalar bulunan 45'liği ile önemli başarı kazandı. Özellikle
Kızları da Alın Askere parçası Erkin Koray'ın geniş kitleler tarafından tanınmasında önemli rol oynamıştır.
Bu ilk önemli başarıyı , 60'lı yılların sonlarına dek ardı ardına gelen ;
Anma Arkadaş,
Hop Hop Gelsin,
Sana Bir Şeyler Olmuş,
Seni Her Gördüğümde gibi hepsi büyük beğeni toplayan parçalar takip etmiştir.
1969 yılında kurduğu
Yeraltı Dörtlüsü adlı grubu ile çalışmalarına devam eden Koray, 70'li yılların başlarına gelindiğinde Türkiye'de oldukça geniş bir dinleyici kitlesine sahiptir ve kendine özgü müzik çizgisi belirginleşmiş durumdadır.
1971'de
Erkin Koray Süper Grup'u,
1972'de
Ter'i ve
1973'te
Stop! Erkin Koray gruplarını kuran Koray ,
1970-
1974 yılları arasında Türkiye müzik listelerinde üst sıralarda yer alan klasikleşmiş birçok esere imza atmıştır.
İlahi Morluk,
Aşka İnamıyorum,
Mesafeler,
Züleyha,
Silinmeyen Hatıralar,
Şaşkın,
Fesuphanallah bu dönem eserlerindendir.
Erkin Koray
1974-
1984 yılları arasında kısa sürelerle Türkiye'ye gelişleri dışında Almanya'da yaşadı. Hakkında pek fazla bilgi olmayan bu dönemde ;
Estarabim,
Arap Saçı gibi çok bilinen eserleri yayımladı. Bu dönemde
The Great Error adlı grubu kurdu ve grupla pek başarılı olmayan bir Avrupa turnesi yaptı. Koray
1977 yılında kurduğu
Erkin Koray Tutkusu adlı gruptan sonra, kısa süreli beraberlikler dışında başka grup kurmamıştır.
Türkiye'ye kesin dönüşünün ardından kendisi için pek verimli geçmeyen
1985-
1990 yılları arasında belki en çok bilinen çalışması olan
Çöpçüler ile büyük bir çıkış yaptı. Bu dönemin diğer bir önemli ve özgün eserlerinden biri de
Gaddar'dır.
Erkin Koray'ın hayatı genellikle ekonomik sıkıntılarla geçmiştir. Yaptığı çıkışlar, son derece popüler olan çalışmaları onu maddi açıdan rahatlatmaya yetmemiştir. Müziği kendine yaşam biçimi olarak seçmiş olan Koray ve dönemdaşı birçok özgün sanatçı, o dönemlerde belirsiz olan telif hakları, sınırlı çalışma olanakları, sağlıksız bir yapıya sahip olan müzik piyasası ve müzik dinleyicisinin düşük alım gücü gibi nedenlerle bu sıkıntılardan kurtulamamışlardır. Bunlardan bazıları küserek müziği burakmışlar ve daha iyi maddi koşullar elde edebilecekleri işler ile uğraşmışlardır.
Erkin Koray telif hakları en çok ihlal edilmiş sanatçılarımızdan biri olmuştur. Bu nedenlerle nerede ise hiçbir zaman arzu ettiği yapımları gerçekleştirecek parasal kaynak bulamamıştır.
Yenilikçi, sentezci, deneyci bir müzik çizgisi olan Erkin Koray; sıradışı şarkı sözleri, kendine özgü vokal biçemi, uzun saçları, özgün kıyafetleri ve bunun gibi daha birçok nedenle dönemin yayın tekeli olan
TRT tarafından dışlanmıştır.
Eserlerinin nerede ise tamamı yakın zamanlara kadar, TRT denetimi tarafından yayımlanmaya uygun görülmemiştir. Bu durum ülkemizde özel yayın kuruluşlarının ortaya çıkışına kadar süregelmiş ve Koray'ın dinleyici kitlesinin sınırlı kalmasına yol açmıştır.
Anılan maddi sıkıntılar, sanatçıyı tek bir sentezleyici eşliğinde kaydedilen
Çukulatam Benim (
1987) gibi düşük bütçeli yapımlara zorlamıştır.
1989 yılında yaptığı
Hay Yam Yam'ın ardından anlamlı bir isimle
Tamam Artık albümünü yayımladı.
Bu çalışmasının ardından bir sessizlik ve küskünlük dönemine giren sanatçı,
Tek Başına Konser adlı konser kayıtlarından oluşan dışında albüm çalışmalarına ara verdi.
1996 yılına kadar süren bu sessizlik, iddialı ve görece yüksek bütçeli
Gün Ola Harman Ola albümü ile bozulmuştur. Büyük satış başarısı göstermeyen bu çalışmayı
1999 yılında yayımlanan
Devlerin Nefesi adlı son albümü takip etmiştir.
Önemli Notlar
- Erkin Koray, kendisi ile özdeşleşen 1961 yılı yapımı Gibson marka SG modeli çok değerli bir elektro gitara sahiptir. Son zamanlarda pek kullanmadığı bu gitarı bir dönem Mecidiyeköy Pamukbank şubesinde bir kiralık kasada muhafaza etmiştir. Sanatçı sert çalma uslubu nedeni ile yıpratmaktan çekindiği için böyle bir yola başvurmuştur.
- Kızı Damla Koray'ı açıklamadığı nedenlerle okuldan almış, eğitimini evde kendi olanakları ile vermiştir.
- Konser ve müzikli mekan çalışmalarına halen devam etmekte olan Erkin Koray'ın yeni bir albüm hazırlığında olduğu söylenmektedir (2006).
- Erkin Koray, 22 Temmuz 2007 Genel Seçimleri'nde oyunu MHP'ye vereceğini açıkladı. Bu açıklaması özellikle sol kesimden dinleyicileri arasında büyük şaşkınlık yarattı. Koray ise 30 Temmuz 2007'de, 50. sanat yılını kutladığı Harbiye'deki konserine başlarken bu duruma açıklık getirmeye çalıştı. Koray, gençlerden izin alarak kendi devreleriyle bir miktar konuşmak istediğini söyledi. Konuşmasında, herşeyi erken yapma özrü olduğunu, (Türkiye'de henüz mevcut ya da yaygın değilken erkekte uzun saç, elektrogitar, uzun topuk, rock müzik gibi) hayatının böylece devam ettiğini, bu konunun da (MHP) bu bağlamda bir şey olduğunu, merak edilmemesini, zamanla anlaşılacağını söyledi. Bu konuşmanın uzamasının genç hayranlarını sabırsızlandırdığını gördüğünde, konuyu kapatarak konsere geçti.